The Hottie and the Nottie (2008)

Nate Cooper, ilk kez altı yaşındayken gördüğü Cristabel Abbott’a çılgınlar gibi aşıktır. Sürekli onu düşünür, onu arzular. Ama uygun bir zaman bulup onunla tanışma fırsatını bulamaz. Ailesinin başka bir yere taşınmasıyla platonik aşkından uzak düşer ve onun izini uzun süre kaybeder.

Aradan yıllar geçer, hayatına başka kadınlar girer; ama hiçbirisi platonik aşkı Cristabel’in yerini alamaz. Kendisi için uygun tek kişinin Cristabel olduğu düşüncesini saplantı haline getiren Nate, yıllar sonra Los Angeles’a dönüp platonik aşkının izini sürmeye başlar.

İyi haberi kısa sürede alır: Cristabel hala bekar ve hala çok güzeldir. Ama bekar olmasının bir sebebi vardır. Nate’in ilkokuldan hatırladığı çirkin June Phigg, hala Cristabel’in tek sırdaşıdır. İkisi bir elmanın iki yarısı gibi bir an olsun birbirlerinden ayrılmamaktadır. Cristabel, June’u evde yalnız bırakıp sevgilisiyle dolaşmayı istememektedir. İlla ve illa June’un da bir erkek arkadaşı olmalı, iki kadın artı sevgilileri dörtlü olarak gezip tozmalı, günlerini hep beraber geçirmelidirler.

Cristabel’le daha çok birlikte olmak isteyen Nate, June’a bir erkek arkadaş bulmak için kolları sıvar. Ama bir sorun vardır. June’u bir kez görenler onu ikinci kez görmeyi asla istememektedir.

Sonra Nate’ın aklına parlak bir fikir gelir. June’un iyi bir makyaja, bakıma, güzellik tedavisine, kısacası revizyona ihtiyacı vardır. Nate ve June’un arkadaşlığı ilerlerken June yavaş yavaş kozasından çıkar. Ve Nate, artık hayallerinin kızının güzel Cristabel olmadığını fark etmeye başlar. Onun gerçek prensesi, kendisini güzel bir kadına dönüştürürken ruhundaki güzellikleri tek tek ortaya çıkaran June’un ta kendisidir…